Samos (Sisam) Adası

Türkiye’ye en yakın konumdaki adalardan biri olan Samos, belki Midilli yada Rodos kadar popüler değil ama görece sakin ve sade plajlarıyla bir ziyareti hak ediyor. Kapıda vize alınabilen 10 Yunan Adası’ndan biri olan Samos’a, (diğerleri Kos, Rodos, Midilli, Simi, Meis, Sakız, Kalimnos, Leros ve Patmos) Kuşadası, Didim veya Seferihisar’dan feribotla geçilebiliyor. Adanın en büyük yerleşim yeri Vathy’ye feribotla geçiş Kuşadası’ndan yarım saat sürüyor. Seferihisar’dan ise daha batıdaki Karlovasi kasabasına yaklaşık 1 saatte geçilebiliyor. Biz Kuşadası’ndan Vathy’ye geçmeyi tercih ettik.

Yunan Adaları’nın tamamında olduğu gibi Samos’ta da adayı gezebilmek için en iyi alternatif araba kiralamak. Bunun için de önden rezervasyon yapmakta fayda var, aksi halde yaz aylarının yoğunluğunda adada araba bulmakta zorlanabilirsiniz.

Samos’a dilerseniz daha fazla gün ayırabilirsiniz elbette ama 2-3 günlük bir gezi gayet yeterli oluyor. Ege’de yaşıyorsanız bir haftasonu kaçamağı da düşünebilirsiniz.

Kokkari

Adanın en güzel kasabalarından biri kuzey kısmında bulunan Kokkari. Plajları, mekanları, manzaralarıyla adada görülmeden geçilmeyecek yerlerden biri. Adada merkezi sayılabilecek konuma sahip olan Kokkari, konaklama açısından da en uygun yerlerden biri. Biz ziyaretimiz boyunca AirBnb’den kiraladığımız iskelenin hemen yakınındaki bir evde konakladık, çok da memnun kaldık.

Kokkari’de denize girilebilecek 3 farklı plaj olduğu söylenebilir. Bunlardan en büyüğü kasabayla aynı ada sahip uzun Kokkari Plajı. Oldukça güzel olsa da bizim kaldığımız dönemde bu plaj hep rüzgarlı ve dalgalıydı. Plajın bitişiğinde yer alan iskeleye ait küçük plaj korunaklı olduğu için burada denize girmek çok daha keyifli oldu. İskelelerde yaşanabilen temizlik sıkıntısının Kokkari İskelesi‘nde hiç olmadığını da belirtelim. Bu noktada tek problem denize girmek için bir tesis olmaması, kendi imkanlarınızla baş başasınız.

Kasabanın denize girilebilen diğer noktası iskelenin biraz doğusunda kalan Sunrise Plajı. Karşısında küçük bir kayalığın yer aldığı bu plaja dar bir geçitten yürüyerek geçiliyor ki deniz dalgalıysa ıslanmak ve küçük bir macera yaşamak olası 🙂

Kokkari büyük bir kasaba sayılmaz. Şirin evlerin sıralandığı dar sokaklarında dolaşmak ve kasabanın küçük dükkanlarını keşfetmek oldukça keyifli oluyor. Kokkari’de yapılacaklar listesinin başında Luigi Gelateria‘da dondurma yemek olmalı, pişman olmayacaksınız.

Kokkari’nin iskele üzerinde sıralanmış kafe, bar ve restorantları büyük bir keyifle yemek yiyebileceğiniz ve eğlenebileceğiniz yerler. Kasabanın gündüz saatlerindeki sakinliğinin tersine, Kokkari’nin oldukça canlı bir gece hayatı olduğunu belirtmek gerek. Samos’ta farklı bir yerde konaklıyorsanız bile Kokkari’ye en azından bir kez akşam ziyareti planlayabilirsiniz.

Pythagoreio

Adanın güney kısmında yer alan Pythagoreio, adanın en ünlü yerleşim yeri. 1955’e kadar ismi Tigani olan kasaba, burada doğan ünlü matematikçi ve filozof Pythagoras’a (Pisagor) itafen günümüzdeki ismi almış.

Pythagorion Limanı’na çeşitli günlerde Kuşadası’ndan feribotla geçilebiliyor. Ayrıca Samos Havalimanı da kasabanın çok yakınında bulunuyor.

Kokkari’ye kıyasla daha turistik ve kalabalık olan Pythagoreio’da iskele ve çevresinde birçok otel ve mekan bulunuyor. Ayrıca kasabada ziyaret edilebilecek birçok tarihi yapı da bulunuyor. Bunların en dikkat çekenleri Pythagoreion Arkeoloji Müzesi ve Lykourgos Logothetis Kulesi olarak sayılabilir.

İskelenin diğer tarafında yer alan Pythagoras (Pisagor) Heykeli görülmeye değer. Görüş ve teorileriyle Platon, Aristo gibi kendisinden sonra yaşamış filizofları etkilemiş bu büyük Yunan düşünürünün heykelin tasarımı da, kendi ismiyle bildiğimiz dik üçgen teoremini andırmıyor değil 🙂

Pythagoreio’da da birçok yerde denize girmek mümkün. Hemen iskelenin bitişiğindeki Paradise Plajı, iskelenin batısında kalan Sunset Plajı veya kasabanın dışında kalan daha büyük plaj Pithagorio Plajı seçeneklerden bazıları.

Pythagoreio yakınlarında adaya gelen ziyaretçileri kendine çeken iki farklı yapı daha var. Bunlardan ilki Panagia Spiliani Manastırı. Yaklaşık 125 metre yükseklikte yer alan ve etkileyici bir manzaraya sahip manastır Meryem Ana’ya adanmış. İsmindeki “spilia” Yunanca “mağara” anlamına geliyor ve manastır da adını buradan alıyor. Basamaklarla inilen mağara içinde yer alan kilise oldukça özgün ve gerçekten ruhani bir atmosfere sahip.

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde de yer alan Eupalinos Tüneli ise, aslında yaklaşık 2500 yıl önce Kastro Tepesi üzerinde inşa edilmiş bir su kemeri. 1km uzunluğa sahip bu mühendislik harikası dünya üzerinde inşa edilmiş iki çıkışı bulunan en eski ikinci tünel olarak biliniyor. Tünele girmek için güvenlik dolayısıyla baret takmak gerekiyor. Sıcak havada bunaltıcı olabilecek bu faaliyet, özellikle klostrofobi sahipleri için pek uygun olmayabilir.

Pythagoreio merkezdeki plajlar kalabalık ve bunaltıcı geldiyse, biraz daha özel bir yer arıyorsanız, kasabaya arabayla 5 dakika mesafedeki Glikoriza Plajı‘nı tercih edebilirsiniz. Deniz keyfi ve tesis kalitesiyle rahatlıkla birkaç saatinizi burada geçirebilirsiniz.

Psili Ammos

Plajlardan devam. Samos’un güney doğu kısmında yer alan Psili Ammos adanın tartışmasız en güzel plajlarından biri. Suyunun berraklığı, güzel kumsalı ve karşıdaki Dilek Yarımadası Milli Parkı’nın yemyeşil ormanlarının manzarasıyla Psili Ammos’u görmeden, burada denize girmeden Samos’tan ayrılmayın…

Kerveli

Adanın doğusundaki Kerveli, saklı bir koy içerisindeki küçük bir köy ve plajı barındırıyor. Önceki plajlara kıyasla çok daha tenha olan Kerveli kafa dinlemek için ideal bir yer. Küçük bir yer olmasına rağmen birçok mekan da bulunuyor, birkaç saatlik bir zaman dilimi Kerveli’ye ayrılabilir.

Vathy

Adada son birkaç saatimizi dönüş için feribot saatini beklerken Vathy’ye ayırdık. Vathy’de kordon boyunca uzanan caddenin ortalarında yer alan Pythagoras (Pisagor) Meydanı çevresinde yer alan dükkanlar alışveriş için birçok alternatif barındırıyor.

Vathy’deki Arkeoloji Müzesi de yarım saatte gezilebilecek küçük ama güzel bir müze. Burada sergilenen eserler arasında heykeller, mitolojik hayvanlara ait grifonlar, binlerce yıllık çömlek ve şarap testileri yer alıyor.

Gezi Tarihi: Ağustos 2024